Vintage Style

Vintage, geçmişe ait bir moda terimi gibi görünse de yalnızca tekstille sınırlı değildir; mobilyadan mimariye, estetikten dekorasyon anlayışına kadar geniş bir alanda kendine yer bulur. Her eski ürün vintage sayılmaz; bu stil, belirli bir dönemin ruhunu ve karakterini yansıtan özel parçaları tanımlar. Özellikle 1920’li yılların renkli, belirgin hatlara sahip mobilyaları bu stilin en dikkat çekici örnekleridir.

Evin tamamını vintage parçalarla döşemek zorunlu değildir. Geçmişten ve büyüklerimizden izler taşıyan birkaç özel obje ile mekânda güçlü bir vintage atmosfer yaratmak mümkündür. Günümüzde orijinal antika eşyalara ulaşmak zorlaştığı için, o dönemlerden ilham alınarak yeni ürünler tasarlanmakta ve yaşam alanlarına uyarlanabilir hâle getirilmektedir.

Vintage tarzın en önemli özelliği belli bir dönemi çağrıştırması ve geçmişten izler taşımasıdır. Farklı çizgisiyle dekorasyona ilgi duyanların dikkatini çeken bu stil, rahatlığın ve sadeliğin ön planda olduğu doğal bir estetik sunar.

Vintage Tarz Nasıl Uygulanır?

Salonda sade bir görünüm hâkimse, koltuk yanına konumlandırılan vintage bir saksılık mekâna anında karakter katar. Yan sehpalara göre biraz daha yüksek olan bu tarz ürünler çiçek saksıları veya lambaderler için idealdir. Eski görünümlü vazolar, ahşap şamdanlar ve pastel tonlarda aksesuarlar da salonda vintage dokuyu destekler.

Koltuk ve sandalyelerde çiçekli desenlerin tercih edilmesi bu stilin olmazsa olmazlarındandır. Yatak odasında başucuna yerleştirilen eskitme komodinler, duvarlara asılan çerçeveler ve aynalar da geçmişten izler taşıyan parçalarla bir araya geldiğinde istenen etkiyi yaratır.

Aslında hem country hem vintage tarzının ortak noktası aynıdır: geçmiş yaşamın sadeliği, sıcaklığı ve değerlerinin insana huzur vermesi. Vintage stil, modern yaşamın hızlı temposunda sakinlik ve nostaljik bir atmosfer arayanlar için benzersiz bir dekorasyon anlayışıdır.